Bath Dil Okulları
İngiltere’nin güneybatısında yer alan Bath, tarihi zenginliği, kültürel dokusu ve eşsiz mimarisiyle İngilizce dil eğitimi almak isteyenler için ideal bir şehir. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Bath, sadece bir eğitim destinasyonu değil, aynı zamanda İngiltere’nin köklü geçmişine tanıklık edebileceğiniz büyüleyici bir yerleşim yeridir.
Neden Bath Dil Okulları?
1. Bath, antik Roma hamamlarından 18. yüzyıl mimarisine kadar uzanan bir tarihe sahiptir. Şehir, özellikle tarih ve mimariye ilgi duyan öğrenciler için ilham verici bir atmosfer sunar. University of Bath ve Bath Spa University gibi prestijli eğitim kurumlarına ev sahipliği yapması, Bath’i bir eğitim merkezi haline getirmektedir.
2. Şehir, ağırlıklı olarak yerel İngiliz nüfusuna sahip olduğu için dil pratiği yapmak isteyen öğrenciler için mükemmel bir fırsat sunar. Yerel halkla günlük iletişim kurarak İngilizcenizi doğal bir şekilde geliştirebilirsiniz.
3. Bath’in kompakt yapısı, şehri yürüyerek keşfetmeyi kolaylaştırır. Londra’ya sadece 1,5 saatlik mesafede olması, öğrenciler için büyük bir avantajdır. Şehirden çevredeki turistik bölgelere düzenlenen günübirlik ve hafta sonu gezileri, öğrencilere unutulmaz deneyimler sunar.
4. Bath, diğer büyük İngiliz şehirlerine kıyasla daha uygun yaşam maliyetleriyle dikkat çeker. Bu da öğrencilerin hem eğitimlerine hem de sosyal aktivitelerine daha fazla bütçe ayırmalarını sağlar.
Bath Dil Okullarının Avantajları
-
Nitelikli Eğitim Programları: Bath dil okulları, her seviyeye uygun, kaliteli ve yenilikçi dil eğitimi sunar.
-
Kültürel Etkinlikler: Öğrencilere şehrin tarihi ve kültürel zenginliklerini keşfetme imkanı tanıyan geziler düzenlenir.
-
Sosyal Yaşam: Şehirdeki kafeler, müzeler, parklar ve etkinlikler, öğrencilerin eğitim dışında da keyifli vakit geçirmesini sağlar.
Bath’te Dil Eğitimi: Eşsiz Bir Deneyim
Bath’te dil eğitimi almak, İngilizce öğrenmenin ötesinde bir deneyimdir. Tarihi dokusuyla büyüleyen bu şehirde, hem akademik hem de kişisel gelişiminizi destekleyen bir ortamda bulunursunuz. İngiltere’nin kültürel mirasıyla iç içe yaşarken, İngilizcenizi geliştirme fırsatı elde edersiniz.
Bath Hakkında
Bath, İngiltere’nin güney bölgesinde yer alan bir şehirdir. Heybetli mimarisi ve Roma kalıntıları ile dünyaca ünlü olan Bath, 40’tan fazla müze, iyi restoranlar, kaliteli alışveriş ve tiyatrolarla canlı bir şehirdir. İngiltere’nin başkenti Londra’nın 159 km batısında, Avon nehri kıyısındadır. İngiliz kültür ve edebiyat tarihinde önemli yeri olan bu şehrin nüfusu, 2011 nüfusu sayımına göre yaklaşık 90 bindir.
Bath şehrinde İngiliz yazar Jane Austen adına adanmış bir müze bulunmaktadır. Bath şehri Jane Austen ve Charles Dickens’in hayatında ve eserlerinde sıklıkla yer almaktadır. Turistler için birçok tarihi eser ve yapıyla ilgi çekici bir şehirdir ve günümüzde hilal şeklindeki zarif teraslarıyla ünlüdür.
Kentte yazılım, yayıncılık ve hizmet odaklı endüstriler bulunmaktadır. Tiyatroları, müzeleri, diğer kültürel ve sportif mekanları, her yıl bir milyondan fazla ziyaretçi alarak İngiltere’nin en önemli turizm merkezlerinden biri haline gelmiştir. Şehir Avon nehri sayesinde ılıman bir iklime sahiptir ve yılın birçok döneminde yağış almaktadır. Bath düşük suç oranı, düzenli ve huzurlu sokakları ile İngiltere’de dil eğitimi için tercih edilen şehirler arasındadır.
Bath Tarihi
Bath, bölgede 400 yıl egemenlik süren Romalılar tarafından milattan sonra 1. yüzyılda Aquae Sulis adında bir kaplıca olarak kurulmuştur. Ortaçağ döneminde kurulan kaplıcalar, şifa bulmak isteyen insanlar tarafından ziyaret edilmekteydi. Kurulduğu dönemde aynı zamanda ortaçağ yün endüstrisi için de önemli bir şehir haline geldi. 18. Yüzyılda ise edebiyat ve sanatla ünlü zarif bir kaplıca şehrine dönüştü. Bu dönemde İngilizcede halk arasında kaplıca anlamına gelen Bath sözcüğü şehrin adı olarak kullanılmaya başlandı. 1590 yılında Kraliçe I. Elizabeth tarafından şehir statüsü verildi. Aynı zamanda doğal ve tarihi güzellikleriyle 1987 yılından itibaren Unesco Dünya Mirası listesinde yer almaktadır.
Gezilecek Yerler
Bath şehrine gelenlerin gezmesi gereken yerlerin başında tarihi Roma Kaplıcaları gelmektedir. Aquare Sulis adı verilen kaplıcalar, 46 derece sıcaklıktadır ve cilt hastalıklarını iyileştirici özelliğe sahiptir. Alt katında bir müze yer almaktadır ve bu müzede tarihi Roma eserleri sergilenir. Dünyanın orijinalliği bozulmamış ender tarihi yapılarından olan Roma Kaplıcalarını her yıl tüm dünyadan milyonlarca kişi ziyaret etmektedir.
Ziyaret edilebilecek en özel yerlerden biri de Bath Abbey Manastrı’dır. 1499-1916 yılları arasında inşa edilen yapı, şehir merkezinden biraz yukarda bulunan bir tepededir. Ortaçağ mimarisinin en iyi korunmuş örneklerinden biridir ve Bath şehrindeki en büyük manastırıdır.
Bath Mimari Müzesi ve Holburne barındırdığı sanatsal ve tarihi eserlerle ziyaretçilerin hayranlıkla gezdiği yerlerdendir.
Prior Park 18. yüzyılda şair Alexander Pope ve bahçıvanı Capability Brown tarafından tasarlanmıştır. Park İngiliz peyzaj bahçesi stilindedir ve İngiltere’nin tarihi ve en özel parklarından biridir. Park içinde Prior Park Koleji bulunmaktadır. Parkın en ilgi çekici yanı gölün üstüne yapılan Palladian Köprüsü’dür.
John Wood the Younger tarafından 1767-1775 yılları arasında inşa edilen hilal şeklinde evler topluluğu The Royal Crescent de görülmesi gereken yerler arasındadır.
Royal Victoria Park adını Kraliçe Victoria’dan alır ve yemyeşil çimenlerinde piknik yapılabilecek, botanik parkı, müzik grupları, sirk gösterileri ve oyun aktiviteleriyle keyifli vakit geçirilebilecek, sakin ve temiz bir parktır. Bu parkta Mart-Ekim ayları arasında şehri tepeden gezebilmeyi sağlayan balon turları düzenlenmektedir.
The Circus kavşağı üç blok halinde sıralanmış binalardan oluşmaktadır. Bath’ın simgesel yerlerinden biridir ve eşsiz bir yapı mimarisine sahiptir.
The Jane Austen Centre ünlü İngiliz yazar Jane Austen için yapılmış bir müzedir. Jane’in müzede balmumu heykeli bulunur ve Bath’de geçirdiği zamanın öyküsünü anlatır.
Pulteney Bridge Floransa’ da yer alan Ponte Vecchio köprüsü ile birlikte dünyanın en güzel köprüsü olarak kabul edilmektedir. Köprü üzerinde dükkanlar yer alır ve bu özelliği ile dünyadaki dört köprüden biri olduğu söylenir.
Sally Lunn’s Historic Eating House Bath şehrinin en eski evidir. Burada birbirinden lezzetli yiyecekler hazırlanmaktadır. Evin bun ve farklı çayları ünlüdür. Bu evde bulunan ekmek pişirme fırınının İngiltere’nin ilk fırını olduğu düşünülmektedir. Fırının yanında bulunan mağazada ilginç karışımlarla hazırlanmış, değişik reçeller ve tatlılar yenebilir veya satın alınabilir.
Bath Kraliyet Tiyatrosu 200 yaşında tarihi bir binaya sahiptir. 900 oturma kapasitesine sahip İngiltere’nin en saygın tiyatrolarından biridir ve Gürcü mimarisinin harika bir örneğidir.
Alexandra Park ve The Victoria Art Gallery’de birçok ziyaretçi tarafından ziyaret edilen Bath şehrinin en önemli gezi mekanlarındandır.